Neden var olduğumuzu kabullenmeliyiz?

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan buji
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
  • Mesaj Mesaj 11
  • Görüntüleme Görüntüleme 251
Var olduğunu nasıl kabullenmeyeceksin?:D Sokağa in, biri senin ağzına çaksın 2 tane bak bakalım maddesel olarak var mısın yok musun. Al sana acı eşliğinde güzel bir kabulleniş.

Varlığının da anlamı yok. 3-5 molekülün deniz tabanında bir araya gelip kimyasal reaksiyon başlatması sonucu gerçekleşen zincirleme olaylarla sen ortaya çıktın. Amacın hayatta kalmak ve seks yapmak.

Bunu beğenmiyorsan kendine, senin gibi amacı hayatta kalmak ve seks yapmak olan diğer insanlara yardım etmek şeklinde anlam yükleyebilirsin. Veya kendini yine bu insanların bir taraflarından uydurduğu soyut terimlere adayabilirsin.

Sonuç olarak değişecek bir şey olmayacak. Şurada 100-150 yıl didinip öleceksin ve game over. Doğmadan önce nasılsa öyle olacak hayatın.
 
Hocam yaşam bize verilmiş bir lanet gibidir, savaştır kendisi. Bizlerin ise 3 seçeneği vardır birincisi her şeyi görmezden gelip uyuşmuş bir hayat yaşamak ki buna insan zihnini oyalayan her şey dahil, ikincisi yeterince cesur olup intihar etmek, üçüncüsü ise savaşmaktır hayata karşı sadece kendi değerlerin kendi ülkülerin uğruna savaşmaktır. Bunların arasındaki en iyisi bence savaşmaktır çünkü korkaklık bize ne zaman faydası oldu ki, faydası olmayan şeyi destekleyemeyiz bence ve anlam konusuna gelirsek ise anlam sizin değer verdiğiniz şeydir sizin erdemli kıldığınız şeydir ancak.
 
İlk sorunun basit cevabı sanırım; "akıl ve vücut sağlığımızı koruyabilmek için" olurdu.

İkinci soru ise, yaşadıkça ve öğrendikçe cevabı berraklaşabilen bir soru. Ne kadar çok şey öğrenip, ne kadar farklı fikirlerle iştirak hâlinde olduğuna göre şekilleniyor. Net cevap için, bir ömür yetmez sanırım.
 
İlk sorunun basit cevabı sanırım; "akıl ve vücut sağlığımızı koruyabilmek için" olurdu.

İkinci soru ise, yaşadıkça ve öğrendikçe cevabı berraklaşabilen bir soru. Ne kadar çok şey öğrenip, ne kadar farklı fikirlerle iştirak hâlinde olduğuna göre şekilleniyor. Net cevap için, bir ömür yetmez sanırım.
Hocam sizi dün bir konuda etiketlemiştim gördünüz mü yoksa umursamadınız mı :D
 
53 yaşında babamı ve riskli ameliyat sonrası, ameliyattan çıktığı halde küçücük bir olaydan dolayı 56 yaşındaki canım annemi kaybettim. Annem ve babam varken de spor, hobi bazı hedeflerle ve tabii ki çalışarak hayata devam ediyordum. Şimdi ise annem ve babam benim iyi olmamı isterdi, başarılı olmamı isterdi diyerek kayıplarımı kabullenip hayata tutunmaya çalışıyorum.

Hayata çok anlam yükleme, keyif aldığın şeyi yap veya yapmaya çalış. Hayat bir şekilde akıp gidiyor ve öyle ya da böyle, erken ya da geç öleceğiz. Bunları düşünerek kendini yorma, ben zamanında yordum bir yere çıkmıyor. Sadece devam et. Mücadele et. Yaşın küçüktür eminim, daha yürüyecek çok yolun var. Bunu 31 yaşındaki bir birey olarak söylüyorum.
 
Varlığının da anlamı yok. 3-5 molekülün deniz tabanında bir araya gelip kimyasal reaksiyon başlatması sonucu gerçekleşen zincirleme olaylarla sen ortaya çıktın. Amacın hayatta kalmak ve seks yapmak.
Buna göre düşündüğümüzde, aslında dokunduğumuz hiçbir şeye gerçekten dokunmuyoruz. Kendi yüzüne dokunduğunda bile, moleküller ve atomlar birbirleriyle doğrudan etkileşime girmezler. Sadece ellerindeki sinirler elektriksel sinyaller oluşturur ve bu sinyaller beyninde yüzüne dokunuyorsun hissi yaratır.

Belki Matrix dünyası gibi gerçek olmayan bir dünyanın içinde yaşıyoruz? Yaptığın bütün eylemler sadece bu dünyada gerçekleşiyor ve gerçeklik algın tamamen bu sinyallerle şekilleniyor olabilir.
 
İlk sorun saçma olmuş, neden var olduğumuzu kabullenmeliyiz ne demek? Hem maddesel olarak fiziksel olarak çoğu yönden sen varsın bu bir gerçek, karşı çıkman biraz zor. Öncelikle var olduğun bir gerçek ve tartışılacak bir mevzu değil yani. Hayal, simülasyon vb düşünüyorsan da ilk arkadaşın yazdığı gibi, acı hissin var, üzülebiliyorsun, psikolojin ve çoğu insan kavlamları senin üzerinde var ve insanlar biyolojik olarak ölene kadar varlığın da devam edecek. Aslında ölünce de maddesel olarak varsın fakat sen olamayacaksın.

İkinci soruya gelelim, bazı insanlar varlığının anlamlaştırmaya bile gerek duymuyor veya anlamı olmadığını savunuyor. Bunu senin kendin düşünüp, kendi hayatına anlam vermelisin. Kişiden kişiye değişir, bunun için bir anlam arayışında olup hayatının gerçek anlamını bulmasın, buna gerek duymaz veya hayatına anlam vermeyedebilirsin.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı Alt