İnceleme Persona 2: Innocent Sin

Başlangıç

Persona 2: Innocent Sin'i uzun bir süre oynamayı düşünüyordum. Özellikle hikaye bakımından internette bayağı iyi olduğunu duymuştum. Birkaç ay önce Persona 4'ü bitirip, Persona 3'ü tekrar ziyaret ettikten sonra, Persona 2'yi bitirme kararı aldım. Bu kararı vermeden önce random encounter olayından dolayı pek oynayasım gelmiyordu. Oyunu bitirdikten sonra random encounterlar hakkında hala fikrim değişmedi.

Aslında 2 tane Persona 2 var: Innocent Sin ve Eternal Punishment. Sıralama IS ve EP şeklinde gidiyor ve hikaye 2 oyuna bölünmüş durumda. Bu oyun da hikayenin ilk yarısını oluşturuyor.

Bu incelemede 1999'da çıkan orijinal PS1 sürümünün, 2011'de PSP'ye çıkartılan halini inceleyeceğim. Birkaç değişiklik ve remix'lenen müzik seçeneği dışında oyun aynı oyun.

10147579.png


Hikaye

Hikaye hakkında spoiler'a girmeyeceğim, çünkü hikaye bu oyunun en iyi kısmı olabilir. Sumaru şehrinde yaşayan liseli Tatsuya Suou olarak oyuna başlıyoruz bir nedenle söylentiler gerçek oluyor. Bu söylenti muhabbeti oyunun ilerilerinde öyle bir hal alıyor ki, saat 3'teki History Channel'da gösterilen komplo teorileri bile gerçek oluyor. Oyunda Hitler bile diriliyor ve onunla boss savaşı yapıyorsunuz. Tabii ki söylentileri kendi yararınıza da kullanabiliyorsunuz.

Oyunun karakterlerini de bayağı beğendim. Vakit geçirdiğiniz ana ekip bayağı güzel bir şekilde yazılmış ve insanı sıkmıyor. Ana hikaye dışında onlarla konuşarak da onlar hakkında bayağı şey öğrenebiliyorsunuz. Güzel diyaloglar da var bu konuşmalarda, bence hiç kaçırmayın. Spoiler vermemek için hikayeye detaylı girmiyorum, ama hikayesi bayağı güzel bir oyun var elimizde. Kesinlikle kendiniz deneyimlemelisiniz.

images(1).jpg


Oynanış

Savaş sistemi

Oynanış maalesef hikaye kadar güzel değil. 1999 yılında çıkan bir RPG oyununa göre gayet güzel olduğunu söyleyebilirim. Savaşlar eski Final Fantasy oyunlarını andırıyor ama daha detaylı. Savaşlar pek kötü değil ama diğer oyunlar kadar fazla düşünmenize gerek yok. Oyun özellikle 3. oyuna göre bayağı kolay. Seviye kasma yapmayı sevmeyen biriyseniz, oyunu kolay zorluğa alıp kasma sürenizi bayağı azaltabilirsiniz. Zaten oynanış aşırı derin olmadığından, oyunun kolay olması deneyimi kötüleştirmiyor.

images.jpg


Savaş sisteminde düşmanlarınız ile iletişime geçebiliyorsunuz, bence savaş sisteminin en iyi kısmı da bu. Her düşman bir mitolojik figürden geliyor. Her düşmanın da kendi kişiliği var ve farklı karakterlerin dediği ve yaptığı şeylere farklı tepki veriyorlar. İzlemesi bence bayağı eğlenceli bir olay. Düşmanın size ilgi duymasını, kızmasını, korkmasını ve mutlu olmasını sağlayabiliyorsunuz. Her bir durum size farklı bir olay olarak geri dönüyor. Düşmanın size ilgi duymasını ve mutlu olmasını sağlarsanız size bayağı faydaları dokunuyor.

images(2).jpg


Fusion spell yaparak da partinizdeki birkaç kişi ile aynı anda atak yapıp, daha iyi hasar vuran hamleler yapabilirsiniz. Özellikle boss savaşlarında bayağı işe yarıyor. Hem de bayağı havalı duruyor.

Fusion Spell Scene.png
Atomic_Destruction_P2IS_PSP.png


Personalar
Savaşlarda iletişime geçtiğiniz düşmanlardan tarot kartları topluyorsunuz. Kartlarını biriktirince seviyeniz de uygunsa kendinize Velvet Room'a gidip, yeni persona çağırabiliyorsunuz. Bayağı güzel personalar var burada. Personaları "içinizden gelen sizi temsil eden güç" gibi değerlendirebilirsiniz.

Oyundaki tüm ekip arkadaşlarınız tüm personaları kullanabiliyor. Ama personaların takım arkadaşlarınızla olan uyumluluğuna dikkat edin. Bir persona ne kadar uyumluysa o kadar iyi.

images(3).jpg


Zindanlar ve tempo
Oyunun en kötü yanı zindanlar ve tempo olabilir. Zindanların kendileri hiç kötü değil, gayet standartlar. Ama şu random encounter olayı işin içinden geçiyor. Savaşı bitiriyorsunuz 10 adım atmadan başka bir savaşa giriyorsunuz. Eğer "Estoma"ya sahip bir personanız yoksa kumarhaneden "Disguise kit" alabilirsiniz veya benim yaptığım gibi oyunun %80'inde random encounter yüzünden acı çekebilirsiniz. Savaştan kaçma butonunun da, eğer karşınızda düşük seviyeli düşman yoksa berbat çalışması hiç işleri kolaylaştırmıyor.

Tempoya gelirsek, oyunun bazı kısımlarında çok fazla zindandan zindana gidebiliyorsunuz. Bu da bazen işleri sıkıcı hale sokabiliyor. Üstteki bahsettiğim nedenler de hiç yardımcı olmuyor.

Söylentiler
Oyunda kendiniz de söylenti yaya biliyorsunuz. Yaydığınız söylentiler gerçek oluyor. Bunları şehirdeki insanlardan öğrenebilirsiniz, veya bazı dükkanlardaki dedikoduculara sorabilirsiniz. Bu dedikodular zindanda gezen eşsiz bir düşman olabilir, veya dükkanların silah ticareti yapması da olabilir. Dükkan söylentilerinin eşya kalitesine dikkat edin ama.

Şimdi böylece oynanış kısmımızı bitiriyoruz.

51PwhoUZipL._AC_UF1000,1000_QL80_.jpg


Grafikler ve teknik şeyler

Grafik ve çözünürlük

Oyunun ilk PS1'e çıktığını söylemiştim. Oyunun grafikleri aslen bir PS1 oyununa göre bayağı güzel duruyor. Oyunun PSP sürümü 60 FPS çalışıyor ve PPSSPP kullanıyorsanız, çözünürlüğü de orijinal 480x272'den bayağı yükseltebiliyorsunuz. Şahsen oyunun göze hitap eden bir sanat dizaynı var ve çoğu PS1 dönemi oyundan grafiksel olarak daha iyi yaşlanmış durumda.

Oynanış süresi ve dil
Oyun İngilizce ve Japonca olarak geliyor. Eğer bu dillerden birini bilmiyorsanız şansınıza küsün. Bence oyunu en iyi şekilde oynamak için en az belli düzeyde bir İngilizce bilmeniz lazım. Oyun da oynanış stilinize göre 35-50 saat arası sürebiliyor. Ben 40 saatte bitirdim.

unnamed.png


Kapanış ve değerlendirme

Persona 2: Innocent Sin 1999'da çıkan bir oyuna göre günümüzde şaşırtıcı derece oynanabilir bir oyun. Bazı kötü dizayn seçimlerini göz ardı ederseniz elimizde gayet güzel ve eğlenceli bir oyun var. Eğer RPG oyunlarını seven biriyseniz, random encounter olayıyla bir derdiniz yoksa oynamanız gereken oyunlar arasında.

Genel olarak hikayesiyle, oynanışıyla hiç fena bir oyun değil. Tempo problemleri ve bazı dizayn seçimleri, oyunun puanını düşürüyor.

Değerlendirme puanı:
7/10

İncelemenin sonuna geldik. Herkese iyi günler diliyorum.


 
Son düzenleyen: Moderatör:
Ellerine sağlık dostum güzel inceleme olmuş. Persona özellikle 3.oyun ile nıs bir kitle elde edince 1 ve 2'i direk unuttular. 5 ile de dünya da patlayınca şimdi 3'e remake yaptılar. Keşke bu oyunlara sağlam bir remake yapsalar.
 
Ellerine sağlık dostum güzel inceleme olmuş. Persona özellikle 3.oyun ile nıs bir kitle elde edince 1 ve 2'i direk unuttular. 5 ile de dünya da patlayınca şimdi 3'e remake yaptılar. Keşke bu oyunlara sağlam bir remake yapsalar.

Aynen bence de 2. oyun 3'ten daha çok remake yapılmayı hak ediyor. 3. oyuna ufak değişikler yapsan zaten mis gibi oluyor.

Aynen bence de 2. oyun 3'ten daha çok remake yapılmayı hak ediyor. 3. oyuna ufak değişikler yapsan zaten mis gibi oluyor.

Birkaç gün önce bu oyunun devamı Eternal Punishment'ı da bitirdim.

Oynanış olarak ufak değişiklikler dışında aynı oyun olduğundan dolayı, inceleme yapmayı düşünmüyorum. Hikayenin diğer yarısını merak edenler oynayabilir, hikaye bakımından yine güzel bir oyun.
 
Son düzenleme:
Güzel inceleme , eline sağlık. P2 ikilemesi en çok remake yapılmasını istediğim oyunlar , benim seriye giriş oyunumdu cidden yeri ayrı PSP 2000'de deneyimlemiştim. İnternette gördüğüm sızıntılara göre oyunları tek oyun haline getirip ismini persona 2 redemption olarak yeniden sunmak istiyorlar( ki oynanış süresine baktığımızda tek oyun olarak çıkması mümkün) dediklerine göre remastered olacakmış ama ben remake olmasını isterdim kesinlikle. Ana karakteri bence serinin en iyisi ben Tatsuya'yı diğer persona ana karakterlerinden daha çok beğeniyorum , hikayedeki gelişimi ve olaylara karşı verdiği tepkiler oyun ilerledikçe güzelleşiyor . Modernize edilirse seride zirveye oynama ihtimali var. Diğer korkumda Atlus'un feci fiyat politikası olurda remake olarak gelirse bunu 70 dolardan veya daha fazlasına satmaya çalışmaları beni çok geriyor , yerel fiyatlandırmada kullanmıyorlar seride .
 
Güzel inceleme, eline sağlık. P2 ikilemesi en çok remake yapılmasını istediğim oyunlar, benim seriye giriş oyunumdu cidden yeri ayrı PSP 2000'de deneyimlemiştim. İnternette gördüğüm sızıntılara göre oyunları tek oyun haline getirip ismini Persona 2 redemption olarak yeniden sunmak istiyorlar( ki oynanış süresine baktığımızda tek oyun olarak çıkması mümkün) dediklerine göre Remastered olacakmış ama ben remake olmasını isterdim kesinlikle. Ana karakteri bence serinin en iyisi ben Tatsuya'yı diğer Persona ana karakterlerinden daha çok beğeniyorum, hikayedeki gelişimi ve olaylara karşı verdiği tepkiler oyun ilerledikçe güzelleşiyor. Modernize edilirse seride zirveye oynama ihtimali var. Diğer korkumda Atlus'un feci fiyat politikası olurda remake olarak gelirse bunu 70 dolardan veya daha fazlasına satmaya çalışmaları beni çok geriyor, yerel fiyatlandırmada kullanmıyorlar seride.

Persona 2 çıktığı yılın en iyi RPG oyunu olabilir. Remake gelmesini bende isterim çünkü hikaye ne kadar iyiyse, oynanış da o kadar bayıyor.

Oyunun ruhuna sahip çıkan bir remake yaparlarlarsa tadından yenmez. Yaparlarsa, çıkartmaları bayağı da bayağı uzun sürer bence. Çünkü Persona 2'nin ilk oyununda bile Persona 3'ün tamamından daha fazla olay yaşanıyor.
 
Persona 2 çıktığı yılın en iyi RPG oyunu olabilir. Remake gelmesini bende isterim çünkü hikaye ne kadar iyiyse, oynanış da o kadar bayıyor.

Oyunun ruhuna sahip çıkan bir remake yaparlarlarsa tadından yenmez. Yaparlarsa, çıkartmaları bayağı da bayağı uzun sürer bence. Çünkü Persona 2'nin ilk oyununda bile Persona 3'ün tamamından daha fazla olay yaşanıyor.
Hikayesel olarak da çok önemli bir konumda. Bilindik Persona evreninin başlangıcı zaten Eternal Punishment ile başlıyor bunu baz aldığımız zaman bilindik evreni kuran oyun diyebiliriz , özellikle Philemon ve Nyarlathotep (ismide zor yazılıyor :D) bu ikisi çok iyi tasarlanmış ve önemli karakterler son oyunlarda değinmeseler bile Persona nın Shin Megami Tensei ye temasal olarak daha yakın olduğu zamanlardı .
 

Yeni konular

Geri
Yukarı Alt