Çin’in yapay zekâ serüveninde önemli bir dönüm noktası yaşanıyor. DeepSeek’in AI modellerinin piyasaya sürülmesinden önce, ülkenin yapay zekâ kümelerinin yalnızca yüzde 20 kapasiteyle çalıştığı ortaya çıktı.
Baidu’nun içerik platformunda paylaşılan bilgilere göre, Çin’in erken dönem yapay zekâ yarışına hızlı girişi ülkeyi büyük miktarda donanım satın almaya yönlendirdi. Ancak yeterli yazılım ekosistemi olmadan bu donanımsal gücün çok azı kullanılabildi. Yapılan yatırımların optimum seviyede değerlendirilememesi, ülkenin yapay zekâ altyapısında dengesizliklere yol açtı.
DeepSeek’in R1 modellerinin Çin AI platformlarında kullanıma sunulmasıyla birlikte, donanım gücüne olan talep önemli ölçüde arttı. Bu artış, daha önce atıl durumda olan bilgi işlem merkezlerinin tam kapasite kullanımına geçmesini sağladı. Özellikle NVIDIA’nın Hopper nesli hızlandırıcıları ve GeForce RTX 5090 gibi üst düzey tüketici GPU’larına olan ilgi dikkat çekiyor.
DeepSeek Etkisi ve Artan Talep
Sadece Çin’de değil, küresel yapay zekâ pazarlarında da önemli bir olgunlaşma gözlemleniyor. Hesaplama kapasitesinin tek başına teknolojik ilerlemeyi sağlamadığı, başka faktörlerin de devreye girdiği anlaşılıyor. DeepSeek’in yapay zekâ modellerinin yerel olarak çalıştırılması, Çin’de donanım talebini artıran önemli faktörlerden biri olarak gösteriliyor.
Çin’in AI sektöründeki ilerlemesi, teknolojinin sınır tanımadığını gösteriyor. ABD ve müttefiklerinin etkisine rağmen, ülke kendi yerli projelerinde önemli gelişmeler kaydediyor. Örneğin, Huawei’nin Ascend 910C çipinin performans açısından NVIDIA’nın H100 modeline yaklaştığı belirtiliyor. Bu gelişme, küresel AI çip rekabetinde aradaki farkın giderek kapandığını gösteriyor.
Bu gelişmeler, Çin’in yapay zekâ teknolojilerindeki konumunu güçlendirirken; küresel AI ekosisteminin de hızla olgunlaştığını gösteriyor. Donanım kapasitesinin etkin kullanımı ve yerli yazılım ekosisteminin gelişmesi, ülkenin AI stratejisinde yeni bir sayfa açıyor.
Kaynak: wccftech.com