NASA’nın SpaceX Crew-8 astronotları, uzayda iki yüz günden fazla zaman geçirdikten sonra geçen ay Dünya’ya döndüler ve birkaç gün önce düzenledikleri basın toplantısında uzaydaki ve inişten sonraki deneyimleri hakkında konuştular. Crew-8 görevi, dönüşünde birden fazla gecikmeyle karşılaşması ve mürettebat indikten sonra NASA’nın öngörülemeyen tıbbi sorunlar yüzünden bir astronotu gözlem altında tutmak için Florida’daki bir hastaneye götürmesi nedeniyle benzersiz SpaceX görevlerinden biriydi. Mürettebat, bu kişi veya tıbbi sorunları hakkında herhangi bir ayrıntı paylaşmadı.
Ekibin doktoru olan NASA astronotu Michael Barratt, toplantının başlangıcında basın mensupları ve diğer katılımcılara mürettebatta birinin karşılaştığı tıbbi sorunu tartışmayacaklarını hatırlatarak “Hâlâ bununla ilgili parçaları bir araya getiriyoruz. Bu nedenle tıbbi gizliliği korumak ve süreçlerimizin düzenli bir şekilde ilerlemesini sağlamak için şu anda olay hakkında söyleyeceğimiz tek şey bu.” dedi.
Özellikle zorlu bir dönem geçiren mürettebatın Dünya’ya yeniden nasıl uyum sağladığına odaklanıldı. Crew-8, şimdiye kadar SpaceX’in Crew Dragon uzay aracıyla gerçekleştirilen en uzun süreli insanlı uzay görevi oldu. Gecikmeler, öncelikle Boeing ve NASA’nın Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) yanaşmış Starliner uzay aracını değerlendirirken yaşandı. Ağustos ayında Dünya’ya dönmesi beklenen Crew-8 mürettebatı, Ekim ayında yeryüzüne indi.
NASA astronotu Mathew Dominick, “Bu süreç beni büyüledi; ilk kez uçtum ve yeniden uyum sağlama aşaması ilgimi çekti. Yön karışıklığı, baş dönmesi gibi büyük şeyler beklenir ama küçük şeyler var; mesela sert bir sandalyeye oturmak.” dedi. Araştırma faaliyetleri kapsamında bisiklette oturmasını gerektiren şeyler yaptığını açıklayan Dominick, 235 gündür “sert bir şeye” oturmadığı ve “oturma yerinin” oldukça rahatsız olduğunu ifade etti.
Dominick, Dünya’ya dönüşünden bir haftadan kısa bir süre sonra ailesiyle akşam yemeğinde “dışarıdaki terasında yere bir havlu serip sohbetin bir parçası olmak için uzandığını” açıkladı.
Ayrıca Dünya’da yaşadığı bir diğer farkı da nesneleri tutarken keşfettiğini açıklayan Dominick, “Nesneleri uzaydakinden daha ağır hissedeceğimi biliyordum ancak bu, çok acayip ve garipti; uzay istasyonunda sık sık elime aldığım bir nesneyi Dünya’da almaya kalktığımda afalladım.” dedi.
Kaynak: wccftech.com
