NASA, Mars’a numune gönderme programı kapsamında yeni bir teklif turu açtığını ve bu turun ardından seçim yapılacağını duyurdu. Bu süreç, Avustralya’da bir vatandaşın bilgi edinme özgürlüğü kapsamında yaptığı başvuru sonucunda daha da şeffaflaştı. Uzay Ajansı, seçim sürecine dair detayları paylaşarak kamuoyunun bilgilendirilmesini sağladı. Bu ayın başlarında Mars’a numune gönderme görevi için finalistler açıklanmış ve bu listede SpaceX ve Lockheed Martin gibi uzay endüstrisinin önde gelen şirketleri yer almıştı.
NASA’nın Perseverance keşif aracı, Mars yüzeyinden topladığı örnekleri Dünya’ya geri getirme görevinde önemli bir adım daha attı. Yeni yayınlanan belgeler, bu örneklerin nasıl toplanacağı ve Dünya’ya nasıl taşınacağı konusunda detayları ortaya koyuyor. Ayrıca SpaceX’in Mars’a insanlı uçuş hedefine yönelik planlarının da bir zaman çizelgesi ortaya çıktı.
SpaceX, NASA’ya 2029 Yılında Mars’a Gösteri İnişi Teklif Etti
NASA, Mars’taki Perseverance misyonundan toplanan örnekleri Dünya’ya getirmek amacıyla Nisan ayında yeni bir proje teklifi çağrısında bulunmuştu. Bu çağrı, önceki projenin yüksek maliyetleri nedeniyle ortaya çıkan eleştirilerin ardından geldi. Uzay Ajansı, 48 adet proje teklifi aldı ve bu teklifler arasından 7 tanesi Haziran ayında seçildi. Seçilen teklifler arasında NASA’nın Artemis programındaki mevcut iş birlikleri sayesinde SpaceX, Blue Origin ve Lockheed Martin gibi firmalar dikkat çekti. SpaceX, NASA’nın Ay’a insan gönderme görevinde ilk tercih olarak öne çıkarken Blue Origin ise Ay aracı inşa etme sözleşmesini kazandı.
SpaceX, Mars’a numune gönderme görevi için yenilikçi Starship aracını kullanmayı planlıyor. Şirketin yayınladığı kaynak seçim belgesine göre bu görev; Dünya’dan kalkış, uzayda transit, Mars’a iniş ve Dünya’ya dönüş için son yükselişi kapsıyor. SpaceX’in bu kapsamlı planı, NASA tarafından da takdir ediliyor. Özellikle SpaceX’in deneyimli ekibi ve NASA’nın Jet İtki Laboratuvarı’ndan (JPL) aldığı destek, projenin başarısına olan güveni artırıyor.
Starship, mevcut uzay araçlarına kıyasla önemli ölçüde daha büyük kütle ve hacim taşıma kapasitesine sahip. SpaceX, bu uzay aracının potansiyelini göstermek için NASA’ya 2029 yılında Mars’a bir gösteri inişi gerçekleştirmeyi önerdi.
SpaceX, Starship aracını görev için tercih edilen araç olarak önerirken Lockheed ise daha ticari bir yaklaşım benimseyerek uçtan uca bir mimari değerlendirme teklif etti. Lockheed, daha önce NASA’nın Artemis 1 görevi için Ay’a başarıyla gönderdiği Orion uzay aracının baş yüklenicisi olmasının avantajını kullanıyor. NASA, Lockheed’in bu tür karmaşık görevleri yürütmek için gerekli beceri ve deneyime sahip olduğunu belirtti.
Öte yandan Blue Origin, SpaceX gibi Ay’a iniş görevlerinde kazandığı tecrübeleri Mars’tan örnek toplama görevi için kullanmayı hedefliyor. Şirketin geliştirdiği ve ‘Blue Mars Lander’ olarak adlandırılan araç; giriş, alçalma ve iniş (EDL) aşamalarında itici güç kullanmadan bu görevi yerine getirecek şekilde tasarlandı. NASA, bu yaklaşımın ısı kalkanları, paraşütler ve hava yastıkları gibi karmaşık bileşenlere olan ihtiyacı azaltarak aracı daha basit ve etkili hale getireceğini belirtiyor.
Ek olarak Blue Origin, Mars’tan örnek toplama ve Dünya’ya geri getirme görevinde Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ile iş birliği yapmayı planladığını duyurdu. Bu kapsamlı proje, ESA’nın Earth Return Orbiter (ERO) adlı uzay aracını kullanarak Mars yüzeyinden alınacak 30 örnek parçasını Dünya’ya taşımayı hedefliyor. Önerilen plana göre, örneklerin ERO’ya aktarılması için özel olarak tasarlanmış tek motorlu bir taşıma aracı geliştirilecek. Blue Origin ve ESA’nın bu ortak girişiminin, 2033 yılında gerçekleştirilmesi planlanıyor.
Kaynak: wccftech.com