Apple’ın “Retina ekranı” ilk kez 2010 yılında iPhone 4 ile piyasaya sürüldü ve o tarihten bu yana üretilen tüm iPhone’larda pazarlama açısından “Retina” markası kullanıldı. Peki “Super Retina” ve “Super Retina XDR” ekranları farklı kılan ne?
Super Retina, OLED Anlamına mı Geliyor?
Apple, yüksek piksel yoğunluğuna sahip ekranlarını tanımlamak için on yılı aşkın süredir “Retina” terimini kullanıyor. Bu terim, pazarlama amaçlı ve ekranın normal kullanım mesafesinde bireysel piksellerin ayırt edilemeyeceği anlamına geliyor. iPhone, iPad ve Mac’lerde kullanılan tüm ekranlar artık “Retina” kalitesinde veya daha iyi.
“Super Retina HD” terimi, ilk olarak iPhone X ile birlikte tanıtılan yeni ekran türünü tanımlamak için kullanıldı. Apple, LCD panelden OLED’e geçiş yaptığı için bu yeni teknolojiye farklı bir pazarlama terimi eklemek istedi. “Super Retina”, Apple’ın OLED teknolojisini kullanan ekranlar için kullandığı bir pazarlama terimi.
OLED paneller, LED aydınlatmalı LCD’lerden farklı çünkü organik bileşenler sayesinde kendi ışıklarını üretirler. Bu, ekranın tek tek pikselleri tamamen kapatarak LCD ekranlarda mümkün olmayan derin siyahlar oluşturmasını sağlıyor.
Karşılaştırıldığında bir LCD ekran, siyahları göstermek için sürekli açık olan arka aydınlatmayı engellemek zorunda; bu da siyahların gri gibi görünmesine neden olabiliyor. OLED ekranlar ise arka aydınlatmaya ihtiyaç duymadıkları ve pikselleri tamamen kapatabildikleri için LCD ekranlara göre daha az pil tüketiyorlar.
XDR: Genişletilmiş Dinamik Aralık
Apple, iPhone 11 ile birlikte LCD “Liquid Retina” ekranlara geri döndü ancak aynı zamanda iPhone 11 Pro modelini de “Super Retina XDR” ekranıyla piyasaya sürdü.
Super Retina XDR ekran, o zamandan beri iPhone 12 ve 12 Pro serisinde hem mini hem de Max modelleri için kullanıldı. Bu ekran, Apple’ın ikinci nesil OLED ekranı ve geliştirilmiş kontrast oranı, parlaklık ve yüksek dinamik aralık (HDR) desteği sunuyor.
Apple, “XDR” markasını 1.600 nit parlaklığa ulaşan 4.999 dolarlık 6K Pro Display XDR modellerinde de kullanıyor. Ancak iPhone 12’de görülen OLED panelin aksine Pro Display XDR, parlaklığı azaltılabilen arka aydınlatmalı bir LCD panel barındırıyor.
Bu ikinci nesil OLED panel, ilk nesle kıyasla kontrast oranını iki katına (1.000.000:1’den 2.000.000:1’e) çıkarıyor ve HDR içerikler için 1.200 nit’e kadar tepe parlaklık sunuyor. Bazı modellerde; örneğin iPhone 12 Pro’da Apple, 800 nit tipik parlaklık değeri olduğunu bildiriyor; bu, önceki panellerdeki 625 nit seviyesinden daha yüksek.
Liquid Retina Ekranlar, LCD Teknolojisi Kullanıyor
Günümüzde üretilen çoğu iPhone modeli, Super Retina ekranlar kullanıyor ancak iPhone SE (2. nesil) ve iPhone 11 gibi eski modeller, LCD paneller içeriyor. Bu LCD panellerin çerçeveleri daha kalın, kontrast oranı daha düşük ve OLED panellere kıyasla enerji tüketimi daha fazla fakat harika görüntüler sunuyorlar.
Ekran teknolojisi, mobil cihazlarda da hızla gelişmeye devam ediyor. Günümüzde birçok üst segment akıllı telefon, yenileme hızlarını dinamik olarak değiştirebilen düşük sıcaklıklı polikristalin oksit (LTPO) ekranlarla donatılıyor. Bu sayede cihazlar, 1 Hz gibi düşük yenileme hızlarına inerek güç tüketimini azaltırken gerektiğinde 120 Hz’e çıkarak akıcı bir deneyim sunabiliyor.
